2007 Yılında Türkiye Büyük Bir Projeyi Kaybetti
30 Kasım 2007'de Isparta'da düşen uçakta, Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığını bitirecek çalışmalara imza atan Prof. Dr. Engin Arık ve ekibi de yer alıyordu. Kazada 57 kişi hayatını kaybetti, ancak kazanın ardından ortaya çıkan detaylar kamuoyunda büyük soru işaretleri yarattı.
Engin Arık ve Toryumun Önemi
Prof. Dr. Engin Arık, toryum madeninden enerji üretimi konusunda dünyada çığır açabilecek bir projeyi hayata geçirme aşamasındaydı. Türkiye, dünya toryum rezervlerinin yaklaşık %75’ine sahipken, bu kaynakla 100 yıllık enerji ihtiyacını karşılayabilecek potansiyele sahipti. Prof. Arık, “Türkiye tüm enerji ihtiyacını yıllık 50 ton toryum ile karşılayabilir. 1 ton toryumun enerjisi, 1 milyon ton petrolün enerjisine eşdeğer” diyerek bu kaynağın önemini vurgulamıştı.
Kazanın Ardından Şüpheli Gelişmeler
Kaza sonrası Arık’ın eşyaları arasında yer alan dizüstü bilgisayarının kaybolduğu bildirildi. Bu bilgisayar, toryum projesine ilişkin tüm verileri içeriyordu. Prof. Metin Arık, bu durumun çalışmaların toparlanmasını zorlaştırdığını ifade etti. Ayrıca kazanın ardından FETÖ’nün Isparta yapılanmasıyla bağlantılı şüpheli bir ses kaydı ortaya çıktı. Ses kaydında, kazada kurtulan bir bilim insanının bulunması ve toryum rezerv bölgelerinin ele geçirilmesi gerektiği konuşuluyordu.
Ses Kaydındaki Kritik Detaylar
Ses kaydına göre, kazanın İsrail’in bir müdahalesi olduğu iddia ediliyordu. Ayrıca, kazadan iki gün önce uçağa binmekten vazgeçen Prof. Dr. Serkant Ali Çetin’in adı da kayıtlarda geçti. Çetin’in hayatta kalmasının ardından, toryum çalışmaları ve rezervlerin yerlerinin ele geçirilmesi hedefleniyordu.
Türkiye'nin Potansiyeli Engelleniyor
Türkiye, dünya toryum rezervlerinde lider ülkelerden biri olmasına rağmen, bu kazayla birlikte projede büyük bir kayıp yaşadı. Engin Arık’ın projesi gerçekleşmiş olsaydı, Türkiye bu alanda dünya devleri arasında yer alabilirdi. Arık’ın ekibinin laboratuvar kurulumunda kullanacağı teknoloji, enerji üretiminden savunma sanayisine kadar 232 farklı alanda kullanılabilecek kapasiteye sahipti.
Eşi Prof. Metin Arık’ın Kararlılığı
Kazadan sonra konuşan Prof. Metin Arık, eşinin hayalini gerçekleştirmek için çalışmaya devam edeceğini belirtti. Arık, “ABD ve İsrail, Türkiye’nin nükleer güç olmasını istemedi. Bir el, projeyi durdurmak için harekete geçti” dedi.
Toryumda Türkiye’nin Geleceği
Toryum, yalnızca enerji ihtiyacını karşılamakla kalmayıp, Türkiye'yi dünya enerji sektöründe lider bir konuma taşıyabilecek potansiyele sahip. Ancak bu alanda çalışan bilim insanlarının ve projelerin daha iyi korunması gerektiği bir kez daha anlaşıldı.