Bilim insanları, insan embriyosunun gelişimini geçici olarak durdurmayı başaran bir yöntem geliştirerek tıp dünyasında çığır açan bir keşfe imza attı. Bu teknik, embriyonun rahime yerleşme sürecini kontrol edebilirken, ileride tüp bebek (IVF) tedavilerinin başarısını artırma potansiyeli taşıyor.
Embriyo 18 Gün Uyku Haline Geçirildi
Araştırma ekibi, döllenmeden bir hafta sonra, fetal büyümeye katkıda bulunan belirli bir proteinin üretimini yavaşlatarak embriyoları 18 gün boyunca "uyku" haline getirdi. Bu süreç, embriyo gelişiminin durdurulması ve sonrasında tekrar normal büyümesine dönmesini sağladı. Bu buluş, embriyonun büyümesini durdurup geri başlatmanın mümkün olduğunu kanıtlıyor.
Tüp Bebek Tedavisinde Yeni Bir Dönem
Araştırmacılar, geliştirdikleri yöntemin, embriyonun rahim duvarına yerleşme sürecini daha geniş bir zaman aralığına yayarak tüp bebek tedavisinde başarı oranını artırabileceğini öne sürüyor. Bu sayede embriyo sağlığı daha iyi değerlendirilebilecek ve tutunma şansı yükselecek.
Embriyonik Diyapoz: 130'dan Fazla Hayvan Türünde Görülüyor
Max Planck Enstitüsü ve Avusturya Bilimler Akademisi’nden bilim insanları, laboratuvar ortamında insan kök hücrelerinde ve blastoidlerde embriyonik diyapoz adı verilen süreci tetiklemeyi başardı. Bu süreç, embriyo gelişiminin geçici olarak durdurulmasını ifade ediyor ve doğada 130'dan fazla memeli türü tarafından kullanılıyor.
mTOR Sinyal Yolu: Uyku Halini Sağlayan Anahtar
Araştırmacılar, embriyonik gelişimi durdurmak için hücre büyümesini düzenleyen mTOR sinyal yolunu engellediler. Bu yol, hücre metabolizmasını ve gelişimini kontrol eden kritik bir mekanizma olarak biliniyor. Ekip, bu yolu bloke ederek embriyo hücrelerinin uyku haline geçmesini sağladı.
Doğal Uyku Yeteneğini Yeniden Keşfetmek
Çalışmanın ortak yazarı Nicolas Rivron, insanın doğal olarak embriyonik gelişimi durdurma yeteneğini kaybetmiş olmasına rağmen, bu deneylerin hala içsel bir mekanizmanın varlığını gösterdiğini belirtti. Rivron, bu keşfin embriyo sağlığını değerlendirmek ve rahim içindeki tutunma şansını artırmak için geniş bir zaman aralığı sağlayabileceğini vurguladı.
Bu çığır açıcı gelişme, hem tüp bebek tedavilerinde yeni bir dönem başlatabilir hem de insan embriyo gelişiminin kontrol edilmesiyle ilgili daha geniş tıbbi uygulamalara kapı aralayabilir.
