Donald Trump, başkanlık görevi süresince aldığı kararlar ve yaptığı açıklamalarla hem uluslararası piyasaları etkileyen dalgalanmalara neden oldu hem de kendi ülkesindeki ekonomik durum açısından endişelere yol açtı. Özellikle uygulamaya koyduğu korumacı politikalar, finans çevrelerinde dikkatle izleniyor. Ekonomistler, bu tür uygulamaların istihdam ile yatırım üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini ve dolayısıyla bir resesyonun kaçınılmaz hale geleceği konusunda hemfikir.
Trump'ın Ekonomik Kararları ve Etkileri
ABD'nin en büyük bankası JPMorgan, Trump yönetiminin bu hafta açıklamış olduğu yeni gümrük tarifelerinin ülke ekonomisinde ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtti. Bu gümrük tarifeleri, özellikle ithalata yük getirmesi sebebiyle ürün fiyatlarının artmasına ve dolayısıyla tüketici talebinin azalmasına yol açabilir. JPMorgan'ın baş ekonomisti Michael Feroli, bu durumun işsizlik oranını da artırabileceğini ve ekonomik büyümenin yavaşlayacağını vurguladı.
Gelişen Durgunluk Beklentileri
JPMorgan’ın yanı sıra Barclays, Citi ve UBS gibi diğer büyük yatırım bankaları da ABD ekonomisine yönelik büyüme tahminlerinde revizyona gitmiş durumda. Bu kuruluşlar, mevcut ekonomik görünümün gitgide olumsuzlaştığını ifade ederek, büyüme beklentilerini aşağı yönlü güncellediklerini duyurdular. JPMorgan, açıkladığı tahminlerinde Gayrisafi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) bu yıl içinde daralma riski taşıdığına dikkat çekti.
Ekonomik Endişelerin Artışı
Örneğin, Michael Feroli, daha önce tahmin ettikleri yüzde 1,3'lük büyüme beklentisini -yüzde 0,3 düzeyine çektiğini açıkladı. Aynı zamanda Barclays, ABD ekonomisinin 2025 yılına kadar resesyon semptomları göstererek daralacağını öngördüğünü belirtti. Citi'nin ekonomistleri ise büyüme tahminlerini yalnızca yüzde 0,1 seviyesine çekerken, UBS uzmanları bu tahmini yüzde 0,4 olarak güncellediler. Bu durum, yatırımcılar ve piyasa analistleri arasında giderek artan bir belirsizlik hali yaratmaktadır.
