İsrail, geçtiğimiz ay İran'ın Parchin askeri üssünde aktif bir nükleer silah araştırma tesisini hedef aldı. Bu tesis, nükleer bomba üretiminde kullanılabilecek patlayıcıları tasarlamak için kullanılan ekipmanlara ev sahipliği yapıyordu. Axios tarafından yayımlanan rapora göre, bu saldırı İran’ın nükleer silah çalışmalarına ciddi bir darbe vurdu. Saldırı, İran'ın Ekim ayında İsrail'e gerçekleştirdiği bir balistik füze saldırısına yanıt olarak düzenlenen bir operasyonun parçasıydı.
Taleghan 2 Kompleksi ve Nükleer Araştırma
Parchin'deki "Taleghan 2" kompleksi, daha önce İran'ın 2003 yılında resmen sonlandırdığını duyurduğu nükleer programıyla ilişkilendirilmişti. Ancak ABD ve İsrail istihbaratı, bu yılın başlarında bu tesiste bilgisayar modelleme, metalurji ve patlayıcı araştırmaları gibi nükleer cihaz üretimiyle bağlantılı faaliyetlerin yeniden başladığını tespit etti. Bir ABD yetkilisi, bu araştırmanın İran hükümeti içindeki yalnızca sınırlı bir grup tarafından bilindiğini belirtti.
ABD'nin Uyarıları ve Saldırının Stratejik Mesajı
ABD, saldırı öncesinde İsrail’i nükleer tesisleri hedef almaktan kaçınması konusunda uyarmıştı. Bununla birlikte, İsrail, Taleghan 2 tesisini vurma kararını, tesisin İran'ın resmi olarak beyan edilen nükleer programının bir parçası olmadığı gerekçesiyle savundu. ABD yetkilileri, bu saldırının İsrail’in İran sistemine dair derin bilgiye sahip olduğunu göstermesi açısından önemli bir mesaj taşıdığını ifade etti.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) İran Ziyareti
Bu gelişmelerin ardından UAEA Başkanı Rafael Grossi, İran'ın Natanz ve Fordow nükleer tesislerini ziyaret etti. İran Dışişleri Bakanı, İran’ın nükleer programıyla ilgili sorunları çözmeye istekli olduğunu, ancak baskı altında müzakere etmeyeceğini açıkladı. Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık gibi Avrupa ülkeleri, Grossi'nin ziyaretinin sonuçlarına göre İran'a yönelik tepkilerini değerlendireceklerini belirtti.
Trump’a Suikast İddiaları
Aynı dönemde, İran’ın ABD eski başkanı Donald Trump’a yönelik suikast planlarından vazgeçtiğini Amerikan yönetimine ilettiği iddia edildi. Bu mesaj, ABD’nin İran’a yönelik yazılı uyarılarına yanıt olarak gönderildi.
Diplomatik Gerginlikler ve Geleceğe Dair Belirsizlikler
İran ile Batı arasındaki nükleer diplomasi, Trump’ın ABD başkanlığına geri dönmesiyle yeniden karmaşık bir hal aldı. Trump'ın, İran’a karşı “maksimum baskı” politikasını yeniden başlatıp başlatmayacağı merak konusu. İran’ın nükleer faaliyetleri ve bölgesel stratejileri, bu diplomatik çekişmenin merkezinde yer almaya devam ediyor.