Dini değerlere yönelik yaptığı esprilerle dikkat çeken komedyen Selin Dilmaç, bir uyuşturucu ticareti soruşturmasında yakalandı. İstanbul Kadıköy'de 30 Ocak akşamı gerçekleştirilen bir denetimde, üzerinde satışa hazır uyuşturucu bulunan Dilmaç, uyuşturucu madde ticareti suçundan 15 yıl hapis cezası ile yargılanıyor.
Olayın Gelişimi
Denetim sırasında sivil polisler, Selin Dilmaç'ın Azerbaycan uyruklu Ruslan A. isimli bir şahsa uyuşturucu satışı yaptığını fark etti. Bu durumun ardından, Dilmaç üzerindeki arama gerçekleştirildi ve bu işlem sırasında üzerinde birkaç parça uyuşturucu madde bulundu. Yapılan arama sonucunda, komedyenin evinde toplamda 759.32 gram uyuşturucu ve 192 adet satışa hazır paket ele geçirildi. Olay, hem toplumda hem de medya dünyasında büyük yankı uyandırdı.
Uyuşturucu Siparişi ve Kullanımı
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamlara göre, Dilmaç’ın üzerinde bulunduğu uyuşturucu maddelerin 'Whatsapp Business' uygulaması üzerinden sipariş edildiği tespit edildi. Bu bilgi, komedyenin olayla ilişkisini daha da güçlendirdi. Dilmaç, ifade verdiği sırada uyuşturucu madde kullandığını kabul etti. Ayrıca, yasa dışı maddeleri "UK" adını verdiği ve İngiltere telefon kodu kullanan bir kişiden aldığını öne sürdü. Ancak bu açıklama, şüpheliyi aklama çabası olarak değerlendirilerek daha fazla dikkat çekti.
Teslimat İddiaları
Selin Dilmaç, suçlamalar karşısında kendini savunurken, uyuşturucu madde satışında bulunmadığını ancak UK isimli şahsın isteği doğrultusunda bin 500 TL karşılığında bir teslimat yaptığını belirtti. Bu ifade, savcılığı ikna etmekte yetersiz kaldı. Savcılık, Dilmaç’ın yalnızca suçunu örtbas etmeye yönelik hareket ettiğini iddia etti ve evinde bulunan çok sayıda uyuşturucu madde ile ilgili olarak, uyuşturucu ticareti yaptığını vurguladı.
Savcılığın Talebi ve Sonuç
Olayın ardından yapılan değerlendirmelerde, savcılık, Dilmaç hakkında "Uyuşturucu madde ticareti yapmak ve sağlamak" suçlamasıyla 15 yıl veya daha fazla hapis cezası talep etti. Ayrıca, olay günü uyuşturucu satışının yapıldığı ve evdeki maddelerin başka şahıslara satılmak üzere depolandığı ifade edildi. Savcılığın tutumu, durumu daha da ciddiye alarak, komedyenin başına gelen olayın sadece bir suç olarak değil, aynı zamanda kamusal değerlerle de çelişen bir durum olarak kabul edilmesi gerektiğini ortaya koydu.